TBMM Başkanı Kurtulmuş İle Bosna Hersek Temsilciler Meclisi Başkanı Zvizdic Ortak Basın Toplantısı Düzenledi

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Bolu Kartalkaya’daki otel yangınına ilişkin, “Herhangi bir şekilde mazerete sığınmadan, bu olayla ilgili kimin, kimlerin kusuru varsa, noksanı varsa, eksiği varsa, hatası varsa bunlar ortaya çıkarılmalı ve milletin bu derin üzüntüsünü bir şekilde hafifletmek ve adaleti tesis etmek için mahkemeler önünde, kim sorumluysa hesabını vermelidir. Bundan hiçbir şekilde hiç kimsenin kaçışı yoktur, olmamalıdır.” dedi.

29 Ocak 2025 Ankara

Meclis Başkanı Kurtulmuş, Türkiye'ye resmi ziyaret gerçekleştiren Bosna Hersek Parlamentosu Temsilciler Meclisi Başkanı Denis Zvizdic ile Meclis'te bir araya geldi.

Kurtulmuş ve Zvizdic, baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Bosna Hersek Parlamentosu Temsilciler Meclisi Başkanı Zvizdic ve heyetini TBMM'de
ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Kurtulmuş, görüşmelerinde, hem iki ülkeyle hem de küresel ve bölgesel konularla ilgili detaylı konuları ele aldıklarını ifade etti.

Bosna Hersek’in güvenlik ve istikrarının Türkiye için Balkanlar'daki en önemli hususlardan birisi olduğunu belirten Kurtulmuş, “Bosna Hersek, tarihi ve kültürel olarak derin bağlarımızın olduğu, yakın tarihinde büyük acılar çekmiş, büyük zulümler görmüş olan bir halkın mücadele sonucunda bağımsızlığını kazanmış olduğu bir cumhuriyettir ve Bosna Hersek Cumhuriyeti, kıyamete kadar, ilelebet istikrar içerisinde, ekonomik ve siyasi istikrarıyla, toprak bütünlüğüyle ve egemenliğiyle yaşayacaktır. Türkiye olarak Bosna Hersek halklarının her bakımdan yanlarında olduğumuzu bir kere daha bu ziyaret dolayısıyla ifade etmek isterim.” diye konuştu.

Bölgenin büyük türbülans yaşadığı bir dönemden geçildiğine dikkati çeken Kurtulmuş, Türkiye olarak bölgede olduğu gibi özellikle iç çelişkilerin yoğun olarak yaşandığı Balkan coğrafyasında da bütün Balkan ülkeleri arasında istikrarın, güvenliğin sağlanmasına önem verdiklerini vurguladı.

Kurtulmuş, “Balkanlarda istikrarı esas alan ‘Balkan vizyonumuz’dan dolayı Türkiye, devlet olarak Balkan ülkelerinin tamamıyla yakın ilişkiler geliştirmiştir ve Balkan ülkeleri arasında da dostluğun, dayanışmanın, işbirliğinin artırılması için her türlü imkanını seferber etmiş vaziyettedir. Bosna Hersek Cumhuriyeti'nin bundan sonraki süreçte de Türkiye olarak yanında yer alacağımızı,
Bosna Hersek’in her türlü müşkülünde kendisiyle birlikte hareket edeceğimizi bu resmi ziyaret dolayısıyla da ifade etmek isterim.” dedi.

- “Bosna Hersek, uluslararası hukuktan kaynaklanan egemenlik haklarını sonuna kadar kullanacak”

Türkiye olarak Bosna Hersek’teki bütün siyasi gelişmeleri yakinen takip ettiklerinin de altını çizen Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Bosna'nın toprak bütünlüğüne, Dayton Antlaşması dolayısıyla kazanmış olduğu ulusal egemenliğine ve egemenlik haklarına sonuna kadar saygılıyız ve herkesin Bosna Hersek’in uluslararası statüsünden kaynaklanan egemenlik haklarına saygılı davranmasının
şart olduğu kanaatindeyiz. Bu çerçevede zaman zaman özellikle Sırp entitesindeki bazı aşırı fikirlere sahip olan siyasetçilerin Bosna Hersek'in bütünlüğünü zedelemeye yönelik sözlerini, eylemlerini dikkatle takip ettiğimizi ve bunun da bölge barışına hiçbir şekilde katkı sağlamayacak ütopik, hayali birtakım fikri arka plana sahip olduğunu söylemek isterim. Bosna Hersek, uluslararası hukuktan kaynaklanan bu egemenlik haklarını
sonuna kadar kullanacak ve barış, huzur içerisinde birlik ve bütünlük içerisinde daha ileri bir ülke olarak yoluna devam edecektir.”


- İzzetbegoviç’in 100. doğum yıl dönümünde TBMM’de program düzenlenecek

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye olarak, Bosna Hersek'in Avrupa Birliği'ne (AB) giriş sürecinde de her zaman destekçisi olduklarını da belirterek, bu konuyu her uluslararası toplantıda dile getirmeye gayret ettiklerini söyledi.

Bosna Hersek ile ticari, kültürel alandaki ilişkileri de her geçen gün artırdıklarını ifade eden Kurtulmuş, ikili ticaret hacminin en kısa sürede 2 milyar dolar hedefini aşmasını, ekonomik ilişkilerin köklü bir şekilde yoluna devam etmesini arzu ettiklerini belirtti.

Bosna Hersek sınırları içerisinde faaliyet gösteren 200'e yakın Türk şirketinin varlığının da ikili ilişkilerdeki ticaretin önemini gösterdiğini dile getiren Kurtulmuş, “Önümüzdeki süreçte, hem orada faaliyet gösteren şirketlerimizin sayısının artması hem de orada gerçekleştirilen projelerin
sayısının artması bakımından iki ülke arasında da ortak bir anlayışın olduğunu ifade etmek isterim.” dedi.

Türkiye ile Bosna Hersek arasındaki kültürel ilişkilere de önem verdiklerini anımsatan Kurtulmuş, bu yıl, Bosna Hersek'in ilk Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’in 100. doğum yıl dönümü olduğunu, bu kapsamda TBMM bünyesinde, Ankara'daki iki üniversiteyle birlikte İzzetbegoviç’i
anacak bir kültürel etkinliği gerçekleştireceklerini de bildirdi.

- “1995'ten 2025'e hiçbir şey değişmemiş”

11 Temmuz’un, Srebrenitsa Katliamı’nın yıl dönü olduğunu dile getiren Kurtulmuş, İzzetbegoviç’in, “Sakın Srebrenitsa soykırımını unutmayın çünkü unutulan soykırım, tekrarlanır.” ifadesini de aktardı.

1995'te, dünyanın, uygar batının gözü önünde, tam da Avrupa'nın ortasında Srebrenitsa soykırımının yaşandığını, son 1,5 yıldır da yine dünyanın gözü önünde hatta büyük dünya ülkelerinin destekleri ve cesaretlendirmeleriyle Netanyahu ve çetesi tarafından büyük bir soykırımın Gazze başta olmak üzere Filistin topraklarında icra edildiğini anımsatan Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu:

“Son görüntülere baktığınız zaman, özellikle Gazze'de kuzeye doğru geçişlerin sağlanması
için iki taraf arasında varılan anlaşma sonucu ortaya çıkan görüntüler, inanın ki insana 1995'te köylerinden, yurtlarından, kasabalarından, şehirlerinden edilen Boşnak halkın kafileler halinde uzun yürüyüşlerle güvenli bölgelere geçişlerinin görüntülerini hatırlatıyor. İnanın ki 1995'ten 2025'e hiçbir şey değişmemiş, insanlığın bu kadar büyük laflara, bu kadar büyük uluslararası kurum ve kuruluşa rağmen, insanlıktan nasibini almayanların icra ettiği soykırımlar maalesef masum hakların hayattan koparılmasına vesile olmuştur. Bir kere daha hem Srebrenitsa katliamında hayatını kaybedenleri rahmetle anıyorum hem de 1,5 yıldır Gazze'de devam eden bu insanlığın gördüğü en büyük soykırımlardan birisi olan, Gazze soykırımında hayattan koparılan 50 bin şehidimizi rahmetle anıyorum. Ümit ediyorum ki bundan ne Srebrenitsa soykırımı gibi ne Gazze soykırımı gibi insanlık suçları bir daha işlenmesin ve dünya işlenecek olan bu suçlara karşı duyarlı
olarak tedbirlerini önceden geliştirebilsin.”

- “Bundan hiçbir şekilde hiç kimsenin kaçışı yoktur, olmamalıdır”

Konuşmaların ardından TBMM Başkanı Kurtulmuş ile Bosna Hersek Temsilciler Meclisi Başkanı Zvizdic, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Bolu Kartalkaya’daki otel yangınına ilişkin TBMM’de kurulacak
araştırma komisyonuna ilişkin soru üzerine, son yıllardaki en büyük felaketlerden birisinin yaşandığını, 78 kişinin hayatını kaybettiğini ifade etti.

Bu olay dolayısıyla milletin yüreğinin parçalandığını ve gerçekten derin bir hüzünle anbean ilk andan itibaren gelişmelerin herkes tarafından takip edildiğini dile getiren Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Öncelikle kesinlikle şunu söylemek isterim. Ama, fakat, herhangi bir şekilde mazerete sığınmadan, bu olayla ilgili kimin, kimlerin kusuru varsa, noksanı varsa, eksiği varsa, hatası varsa bunlar ortaya çıkarılmalı ve milletin bu derin üzüntüsünü bir şekilde hafifletmek ve adaleti tesis etmek için mahkemeler önünde, kim sorumluysa hesabını vermelidir. Bundan hiçbir şekilde hiç kimsenin kaçışı yoktur, olmamalıdır. Bu sadece bir davanın sonuçlanması, bir davanın görünmesinin ötesinde maalesef bu tür olaylar karşısında milletimizin içinde zaman zaman ortaya çıkan cezasızlık algısının da ortadan kaldırılması bakımından şarttır.”

Bolu Kartalkaya’dan sonra Konya’da da bir binanın çöktüğünü, orada da iki kişinin
vefat ettiğini dile getiren Kurtulmuş, Konya ve Kartalkaya’daki bu olayların milletin tamamı için ve özellikle sorumluluk sahibi olanlar için bir ders olmasının, buradan bir ders çıkarılmasının gerekli olduğunu ifade etti.

Kurtulmuş, “Yapılması gereken işler neyse hepsini sorumlular yerine getirmelidir. Bununla ilgili olarak da herkes burada hiç kimseyi ayırt etmeden söylüyorum, herkes üzerine düşen sorumluluklarını eksiksiz olarak yerine getirirse bu anlamda karşılaştığımız bu sorunların önemli bir kısmıyla da karşılaşmamız mümkün olmayabilirdi. Gelen ilk bilgiler tabii bu konuyla ilgili olarak Adalet Bakanlığı bir bilirkişi heyetini, İstanbul Teknik Üniversitesinden görevlendirilmiş bir bilirkişi heyetini burada vazifelendirdi. Bunlar da bilgileri topladılar, topluyorlar.” ifadesini kullandı.

TBMM’de bir araştırma komisyonunun kurulacak olmasının da fevkalade önemli olduğunu söyleyen Kurtulmuş, muhtemelen bugün TBMM Genel Kurulu’nda bu konunun gündeme geleceğini söyledi.

TBMM’de kurulacak araştırma komisyonunda her partiden temsilcinin bulunacağını ve çok titiz bir çalışmanın yerine getirileceğini dile getiren Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Araştırma komisyonunun raporunu da en kısa süre içerisinde hazırlayarak bu davanın devam eden soruşturmalarına büyük bir katkı sağlayacağını ama onun da önemlisi millet adına TBMM’de var olan denetleme yetkisini de bu araştırma komisyonu vasıtasıyla yerine getireceklerine yürekten inanıyorum. Kimler seçilecek, nasıl oluşacak onu şu anda bilmiyoruz, ama Meclisimizin vereceği bu karar çerçevesinde, araştırma komisyonunun da üzerine düşen sorumluluğu eksiksiz yerine getirmesi ve mahkemede başlayacak olan mahkeme safahatına önemli bir katkı sunmasını temenni ediyoruz.

Tekraren ifade ediyorum; kimin, kimlerin ne şekilde eksiği, kusuru, hatası varsa bunlar ortaya çıkarılmalı ve mahkeme önünde hesap sorulmalıdır. Böylece milletimizin cezasızlık algısı içerisinde bu tür büyük hadiseler karşısında bir yerde çaresiz durmasının da önüne geçilmelidir diye düşünüyorum. Ümit ediyorum hem Adalet Bakanlığının oluşturmuş olduğu bilirkişi raporu hem ardından TBMM’de oluşturulacak araştırma komisyonuyla birlikte konu bütünüyle açıklığa kavuşacaktır. Bu konuda hiçbir detayın gölgede kalmasına müsaade etmeyeceğiz.”